Tutuklanan İşçinin İşten Çıkartılması

Tutuklanan İşçinin İşten Çıkartılması

16 Mayıs 2021 3 Yazar: Emre Yılmaz

İş Kanunu‘na göre Tutuklanan İşçinin İşten Çıkartılması belli şartlara tabidir. Aşağıda detaylarıyla açıklayacağım bu şartlar gerçekleştiğinde, gözaltına alınarak ya da tutuklanarak özgürlüğünden mahrum kalan bir işçinin işten çıkartılması mümkündür.

Tutuklanan İşçinin İşten Çıkartılması halinde işçinin hakları ise, işçinin gözaltına alınma ya da tutuklanmasına konu olan eyleminin işyerinde olup olmadığına göre değişkenlik göstermektedir.

İşyeri Dışında İşlenen Bir Suç Nedeniyle Tutuklanması

İşyeri dışında gerçekleşen bir eylem nedeniyle gözaltına alınan ya da tutuklanan işçi, doğal olarak iş görme borcunu yerine getiremeyecek ve devamsızlık yapacaktır. Ancak bu durumda işçinin iş sözleşmesinin feshinde devamsızlığa göre fesih hükümleri uygulanmayacaktır. Zira İş Kanunu, 25. maddesinin 4. fıkrasında işçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde feshi özel olarak düzenlemiştir.

Buna göre işçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17’nci maddedeki bildirim süresini aşması halinde işveren, iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir.

Devamsızlık yapan işçinin iş sözleşmesinin feshi için gerekli koşulları incelediğim yazımı okumak için buraya tıklayabilirsiniz.

İşyeri dışındaki bir eylemi nedeniyle gözaltına alınan ya da tutuklanan işçinin devamsızlığı, işçinin kıdemine göre belirlenecek bildirim (ihbar) süresini aşarsa, işçinin iş sözleşmesi işveren tarafından feshedilebilir. Ancak bu fesih sonucunda işveren, şartları oluşmuşsa işçiye kıdem tazminatı ödemek durumundadır.

Bildirim (ihbar) süresi İş Kanunu’nun 17. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre

  • 6 aydan az çalışan bir işçinin 2 hafta
  • 6 aydan 1,5 yıla kadar çalışan bir işçinin 4 hafta
  • 1,5 yıldan 3 yıla kadar çalışan bir işçinin 6 hafta
  • 3 yıldan fazla çalışan bir işçinin 8 hafta

bildirim (ihbar) süresi bulunmaktadır. Ancak taraflar, kendi aralarında bu bildirim sürelerini artırmışsa, artırılan bildirim sürelerine göre değerlendirme yapılacaktır.

Dolayısıyla, bir işyerinde 2 yıldır çalışan bir işçinin işyeri dışındaki bir eyleminden dolayı gözaltına alınarak ya da tutuklanarak özgürlüğünden mahrum kalması ve bu nedenle 6 hafta boyunca işe devam etmemesi halinde işvereni, 6 haftalık ihbar süresinin dolmasından sonra işçinin iş sözleşmesini derhal feshedebilir.

Bu durumda işçi, çalışmasının karşılığı olan alacaklarından ücret alacağı, yıllık izin alacağı gibi alacaklarının yanında, şartları varsa kıdem tazminatına da hak kazanır. İşçinin gözaltına alınması ya da tutuklanması halinde kıdem tazminatına hak kazanamadan işten çıkartılması için, ancak bu tutukluluğun işyerinde gerçekleşen bir eylemden kaynaklanması gerekmektedir.

Buna karşın işçi, kanunda aranan diğer şartları mevcut olsa bile, ihbar süresini aşan tutukluluğu nedeniyle işten çıkartılması üzerine işe iadesini talep edemeyecektir. Ayrıca kanun işverene derhal fesih hakkı verdiği için, işverenden ihbar tazminatı da talep edemeyecektir.

İşçinin İşyerinde Bir Suç İşlemesi

İşçinin iş sözleşmesinin işvereni tarafından kıdem tazminatı ödemeksizin feshedilmesi, ancak İş Kanunu’nun 25. maddesinde düzenlenen “Ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırılık” hallerinden herhangi biri ya da birkaçının gerçekleşmesi halinde mümkündür.

Dolayısıyla işçinin herhangi bir şekilde gözaltına alınması, tutuklanması ya da hapis cezası alması, işçinin kıdem tazminatı ödemeksizin işten çıkartılması için yeterli değildir.

İşçinin kıdem tazminatı ödemeden işten çıkartılabilmesi, ancak işçinin eyleminin işyerinde gerçekleşmiş olmasına ya da işyerindeki düzeni doğrudan ilgilendirmesine bağlıdır.

İşçinin işyerinde güveni sarsacak, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması halinde işveren; eylemin ortaya çıkmasından itibaren 6 işgünü içerisinde ve herhalde eylemden itibaren 1 yıl içerisinde iş sözleşmesini haklı olarak tazminat ödemeksizin feshedebilir. İşçinin bu eylem nedeniyle maddi menfaat sağlaması halinde 1 yıllık süre gözetilmez.

Diğer yandan işçinin işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi de işverene tazminatsız fesih hakkı verir. İşverenin buna dayanarak iş sözleşmesini feshetmesi için işçi hakkında verilen cezanın kesinleşmesi ve bu kesinleşmenin kendisine bildirilmesinden itibaren 6 işgünü içerisinde fesih hakkının kullanılması gerekmektedir.

Ayrıca işçinin işlediği suç işyeri dışında işlenmişse bile, işçinin işyerindeki görevi ve konumu gereği işini de ilgilendiriyorsa, işverenin haklı nedenle fesih hakkının olduğu ve dolayısıyla işçinin kıdem tazminatı hakkı olmadığı kabul edilmektedir. Örneğin konuyla ilgili bir Yargıtay Kararında, üyelerinin çocuklarıyla birlikte geldiği ve imkanlarından faydalandığı bir kulüpte kapı görevlisi ve temizlik görevlisi olarak çalışan bir işçinin, işyeri dışında öz torununa karşı gerçekleştirdiği cinsel istismar suçundan yargılanıp mahkum olması, işveren için tazminat ödemeksizin haklı nedenle fesih sebebi olarak kabul edilmiştir.

Yargıtay bunu, “Bu suç işyeri dışında da işlense, çocuklar açısında tehdit içeren bir davranış olduğu gibi İşverenin itibarını zedeleyen ve dürüstlük kurallarına göre iş ilişkisini sürdürmesi beklenmeyen bir davranıştır. Bu davranışı nedeni ile iş sözleşmesinin feshi haklı nedene dayanmaktadır. Kıdem tazminatı isteğinin reddi gerekirken kabulü hatalıdır.” şeklinde açıklamıştır.

Hüküm Giyerek Cezaevine Girilmesi

Bir işçinin, hakkında yapılan yargılama sonucunda verilen hapis cezasının kesinleşmesi ve kesinleşen cezası sonucu cezaevine girmesi durumunda, işçinin hüküm giymesi, gözaltı ya da tutukluluk olarak kabul edilmeyeceği için bildirim süreleri dikkate alınmaz. Bu durumda İş Kanunu’nun 25. maddesinin 3. fıkrasındaki zorlayıcı sebep durumu geçerli olur.

Bu maddeye göre işçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması halinde, bir haftalık süre beklendikten sonra işverenin iş sözleşmesini derhal fesih hakkı bulunmaktadır. Ancak bu halde de işçiye kıdem tazminatı ödenmesi gerekmektedir.

Av. Emre Yılmaz


Hukuki Danışmanlık Randevusu Talebinde Bulunmak İçin:
[email protected]